Dijital ortamdaki kaynaklar ile düşünebilen bir yapay zeka, mimarlık diyalektiğini etkileyebilir mi? Yapay zeka (AI), hayvanlar ve insanlar tarafından gösterilen doğal zekanın aksine, makineler tarafından gösterilen zekadır. Yazı-görsel yapay zeka motorları ile artık yazı bloklarından mimari görseller elde edilebiliyor. Yakın zamanda piyasaya sürülen AI (Yapay Zeka) araçları MidJourney ve DALL·E 2’yi duymuş olabilirsiniz. Bu yapay zeka motorları, kısa zamanda, konsept yaratmak için harika araçlar oldular. Her iki araç da metinden görüntüler oluşturur. MidJourney ve DALL·E 2, hayal ettiğiniz şeyin cümlesini kullanarak yeni bir görsel oluşturuyor. Bu cümleciklere “prompt” denilmekte. Birkaç kelime veya büyük bir paragraflarla harika sonuçlar elde edebiliyorsunuz.
Bu yapay zeka motorları, kendi algoritması ile çok kapsamlı cümleler için iyi görüntüler oluşturmakta. Kelimeleri kullanan bu sistemlerde cümlenin yapısı ve kullanılan yapay zeka motoru sonucu etkilemekte. Yapay zeka motorlarını sanat etiği olarak yorumlamamız gerekirse bu sistemde sanatçı “prompt” dediğimiz cümlecikleri yazan kişi araç ise yapay zeka motorudur.
Tasarım Diyalektiği
Bu Motorların en heyecan verici özelliklerden biri, alakasız kavramları birleştirme yeteneğidir. Bu yeteneğin, mimarlık ve tasarım alanları üzerinde etkileri yeni bir şeyler üretmektir. Düşünebilen yapay zeka, konseptleri oluştururken ve fikirleri sentezlerken süreyi kısalttığı için tasarımcıları daha fazla sayıda tasarım olasılığını keşfetmeye teşvik eder. Verilerle oynamak ve sorunlara yaratıcı çözümler üretmek için erişilebilir bir yol sunar.
Bazı araştırmacılar, klasik yöntemlerin ötesinde yeni diyalektikler oluşturan, kompozisyondaki şans faktörünü en üst düzeye çıkaran bu sistemlere “Yapay tesadüf” diyorlar. Mimarlar, planlama ve mevcut alanların olasılıkları gibi karmaşık sorunları keşfetmek için bu araçları deniyorlar. Mimarlar, mimari anahtar kelimeleri; tasarım akımları, çeşitli sanat stilleri ve diğer bağlamları içerecek şekilde kurgulayıp provokatif ve zihni tetikleyici görseller elde ediyorlar. Bu noktada sistem mimarlığın diyalektiğine müdahale etmektedir.
Studio ODO olarak marsta bir koloni hayal ederek bir promt oluşturduk. Promtumuzu “big complicated colony on mars with flaying cars, high-tech architecture :: hyperrealistic, photorealistic, 8k ultra hd, raytracing reflections” olarak belirledik ve yaklaşık 10 dakikada yukarıdaki konsept görseli oluşturduk.
Yapay zeka teknolojisi mimari diyalektiği etkileyeceği kesin. Bu etkinin mimarlık disiplinini olumlu mu olumsuz mu etkileyeceğini ilerki zamanlarda hep birlikte göreceğiz. Teknoloji hız kesmeden ilerliyor ve ona en iyi uyumu sağlayabilenler ayakta kalacak.
Kaynak: Midjourney AI, Archdaily
